Bizimki gibi gelişmekte olan ülkelerde kadınları iş yaşamına dahil edebilmek için fazladan harcanan gözle görünür çaba son yıllarda iyice öne çıkmaya başladı. Bunda “sosyal sorumluluk kaygısı”nın da etkisi vardır tabii ancak Türkiye’de yaklaşık olarak Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana kadını hapsolduğu evden çıkarma, sürekli ezildiği kadın-erkek eşitsizliğinde sahip olduğu değeri artırabilme gibi amaçlarla yürütülen çalışmalar dikkat çekiyor. Hatta bazı bankaların sadece kendi işini kurmak isteyen kadın girişimcilere verdiği kredi ürünleri bile bulunuyor.
Bu konuda American Express Open’ın Brandspeak’e yaptırdığı bir araştırma kadınların iş hayatındaki yerinin önemine ve girişimci ruhlarının başarısına vurgu yapıyor. Sonuçları potansiyel kadın girişimcilere cesaret verecek olan araştırmaya göre geçtiğimiz 15 yılda, sahibi kadın olan girişimlerin sayısı %54 oranında artmış ve şu anda ABD’deki bu tür girişimlerin sayısı 8.3 milyona ulaşmış. Bu tür girişimlerden biri olan LearnVest’in sahibi Alexa Von Tobel’e göre kendi işini kurmak isteyen kadınlar öncelikle finansal bir plan oluşturmalı. Muhtemelen kendi paralarıyla kendi işlerine yatırım yapacak olduklarından kişisel planlarını, tüm sınırlama ve tehditleri göz önünde bulundurarak yapmalılar.
Şu anda ABD’deki şirketlerin %30’u kadın girişimcilere ait. Bu girişimler 7.7 milyon kişiyi istihdam ediyor, başka bir deyişle en büyüklerden 3 şirketin yani McDonald’s, IBM ve Wal-Mart çalışanların toplamından daha fazla.
Dermalogica’nın sahibi Jane Wurwand’a göre başarılı olmanın sırlarından biri, ki bir kadın için belki de en zoru, yanlış kişiyle çalıştığını farkettiğin anda artık daha fazla çalışmama kararını verebilmek. Kişinin harika bir CV’si olabilir ancak kimyalar uyuşmamışsa ve o çalışan sizin rüyalarınıza inanmıyorsa başarı potansiyeli taşıyan girişiminize henüz yolun başındayken zarar verebilir, buna engel olmak elinizde.
Şu anda kadınların sahip olduğu Amerikalı firmaların gelirleri toplam 1.3 trilyon Dolar, başka bir deyişle Apple, Microsoft, GE, Google ve Sony’nin gelirleri toplamından daha fazla.
Kadınların en çok yer aldığı sektörlere baktığımızdaysa eğitim, sağlık, eğlence ve danışmanlık sektörlerini görüyoruz. Bunlardan hem eğitim hem danışmanlık alanında yer alan başarılı girişimi Indus Danışmanlık ile bana da staj dönemimden itibaren ilham veren Efsun Yüksel Tunç oldukça uygun bir örnektir.
Türkiye’deki girişimci ruhlu kadınlar umarım “3 çocuk” gibi bahanelerle eve bağlanmaya devam etmez de iş hayatında daha fazla yer aldıklarını ve başarılarını görmeyi sürdürürüz. Bunun için TOBB Kadın Girişimciler Kurulu, KAGİDER gibi pek çok sivil toplum kuruluşunun yanısıra farklı sosyal sorumluluk projeleri de yürütülmekte. Ayrıntılar için şu web siteleri incelenebilir:
selinyetimoglu.com 