İlk kez SOGLA’nın SALT Galata’da düzenlenen Sosyal Girişimcilik Konferansı’nda tanıştım kendisiyle. Kurucusu Ayşegül de Sosyal Girişimci Genç Liderler Akademisi’nin bir üyesi, aynı zamanda bir Boğaziçi mezunuymuş ve uzun süre İspanya’da yaşamış. Daha sahneye çıkıp anlatılmadan böylece ilgimi çekmeye başladı Zumbara!

Aslında beni en çok etkileyen kısmı böylesine “özünde ilkel” bir fikrin gündelik hayatımızda ihtiyacımız olan sadeliği ve parasız saadeti bizlere vadediyor olmasıydı sanırım. Sistem şöyle işliyor; senin sahip olduğun bir şey var diyelim. O şeye ihtiyacı olan birisiyle onu paylaşıyorsun. Sonra sen de gidip artık senin ihtiyaç duyduğun ve başkasının sahip olduğu başka bir şeyi ondan alabiliyorsun. 🙂

Çok mu karışık oldu? Tamam bir de şöyle deneyelim. Hayatınızdaki tüm alanlarda, tüm cümlelerinizde “para” sözcüğünün yerine “zaman” sözcüğü kullandığınızı varsayın.

“Çalışıp zaman kazanmam lazım”,

“Alışverişte yine çok zaman harcadım”,

“Bana biraz zaman ödünç verir misin?” …

İlkelliği de buradan geliyor işte. Çünkü Zumbara topluluğuna üye olan binlerce kişi var ve web sitesi üzerinden işler “zaman vermek” ve “zaman almak” olarak yürütülüyor. Sen başka insanlara ne verebilirsin? İstersen İngilizce dersi ver, istersen Fransız edebiyatı üzerine sohbet servisi ver, istersen boğazda kuş gözlemi yapmayı öğret. Senin vermek istediğin bu servisler eğer teklif alır ve gerçekleştirirsen o zaman servisi alan kişi sana karşılığında zaman veriyor. Evet zaman veriyor.

Sonra sen de yeni kazandığın bu zamanı gidip daha farklı tecrübeler veya bilgiler edinmek için kullanabilirsin.

Aslında sistem 26 ülkede gayet de bir hayat tarzı olarak kullanılıyor durumda.

Bu sistemin güzelliği bence herkes tarafından kullanılabilir olması. Çünkü hepimizin koşulsuz şartsız sahip olduğu tek şey zaman. Biz her ne kadar “ayy ona vaktim yok buna zamanım yok” diye kendimizi başkalaştırmaya çalışsak da bilinçsizce, zamanımız aslolan her şeyimiz.

Ben şimdiye kadar 1 servis verdim, 2 servis aldım. Bu üç servis değişimi de oldukça keyifli paylaşımlardı.

Zumbara’da şu ana kadar 3905 saat servis değişiminde bulunulmuş.

“Biz kapitalist düzendeki para köleleri” için alternatif ekonomi yaratır mı sorusuna cevabım pek olumlu olmasa da etkileşim, güven ve karşılıklılık yaratma ilkelerini sonuna kadar destekliyorum.

Bi’ girip siteye göz atın derim. 🙂