Yılda kaç kitap okuyor olursam olayım, satın aldığım kitap sayısı kesinlikle 2 katı kadardır. Arada bir kendimi frenlemek için “elimdekileri okuyana kadar yeni kitap almayacağım” desem de en fazla 2 ay sürüyor bu fren etkisi. Sonra kesin çok güzel bir kitap görüyorum ve “1 kitaptan bir şey olmaz” klişesine sırtımı dayayarak satın alıyorum. Bu yetmezmiş gibi bazı dostlarım sohbet arasında mutlaka kitap önerilerinde bulunarak aklıma kurt düşürüyorlar, sonra ben o kitapları almadıkça gece uyuyamıyorum. Aaa bir de işin Twitter-Instagram boyutu var. Yeni kitaplar çıktıkça veya takip ettiğim kişiler okuduklarını paylaştıkça arada mutlaka ilgimi çekenler oluyor, unutmadan onları da almak istiyorum. “Aklımda duracağına midemde dursun” misali “Aklımda duracağına kitaplıkta dursun” şeklinde bir kitap alma bağımlılığına dönüşüyor. Ah bir de aldıklarımı okuyabilsem… Eskiden ne güzel sık sık bir kitabı bir günde bitirdiğim olurdu. En son üniversitedeyken yapabilmiştim sanırım. Çocukken okuma alışkanlığı kazanmakla da hiç ilgisi yok. Ben çocukken özellikle tatil dönemlerinde, annemin iş yerinin kütüphanesi benim için cennetti. Her hafta 2-3 kitap alıp gelirdi annem benim için hepsini de zevkle okurdum. Ne olduysa iş hayatına başladıktan sonra oldu. Kitap satın almak maddi olarak kolaylaştıkça, kitaba ayırabileceğim vakit de o doğrultuda daraldı belki de.
“Kitaplar sadece okumak için değil, aynı zamanda birlikte yaşamak içindir.” diyor Walter Benjamin. Biz de evin her odasında onlarla birlikte yaşıyoruz uzun zamandır ama olay artık Japonca’daki “kitap alıp okumamak” anlamına gelen Tsundoku kelimesinin karşılayabileceğinden de fazlasına ulaştı. Yalnız olmadığımı biliyorum! Geçen sene Türkiye’de 400 milyon kitap satılmış. Bu kitapların kaç tanesi gerçekten okunmuştur çok merak ediyorum.
Okuyamamanın verdiği vicdan azabına ek olarak kitapların evde aşırı yer kaplaması durumu var. Özetle, gittikçe işin içinden çıkılmaz hale gelmiş bir kısır döngüdeyim ve bunu yaşayan tek kişi olmadığımı biliyorum. Farklı danışanlarımla koçluk konularımız bazen kesişir. Kitap okumak da bu kesişim noktalarından biri. Herkes daha fazla kitap okuyabilmek istiyor. Kimi kelime dağarcığını genişletmek için, kimi teknik bilgisini artırmak için, kimi de kişisel gelişim amaçlı daha fazla okuyabilmek istiyor fakat zaman ve enerji kısıtı en büyük engel oluyor. Kitap okumak fedakarlık isteyen bir iş, 4 saat boyunca TV8 programlarını izlemek veya 2 saat boyunca Instagram’da story izlemek hiç istemezken…
Okunmayacak kitaplar satın almayı önlemek, kitaplara hayatımızda daha fazla yer verebilmek ve kitap okuma hızını artırmak amacıyla hem kendim hem sizler için bir öneri listesi hazırladım.
- Birisi size kitap önerirse hemen gidip almayın. Onun yerine telefonunuzda veya bilgisayarınızda bir Okunacaklar Listesi olsun. Bir kitap okumak istediğinizde o listeyi gözden geçirin. Hemen haftaya okumayacağınız bir kitabı satın almayın.
- Benim şu anda elimdeki kitaplardan oluşturduğum “okumam gerekenler” ve “okumak istediklerim” listeleri var. Genelde okumak istediklerime edebiyat türü dahil olurken, okumam gerekenler daha mesleki konular oluyor.
- Aynı anda sadece 1 tane kitap okuyun. Eğer bir kitabı okurken o anda başka bir kitaba daha başlayacak olursam vay halime. Önceki kitaba “elveda” deyip yakayım daha iyi. Burada şöyle bir istisna yapabiliriz. Eğer iki farklı yerde kitap okuyorsanız, yani örneğin iş yerinde öğle molalarında ve akşamları evde uyumadan önce okuyorsanız sürekli kitabı oradan oraya taşımak yerine 2 farklı kitabınız olabilir. Burada önemli olan her ikisini de sürekli okuyor olmanızdır.
- Hafızanıza güvenmeyin ve kitaptan beğendiğiniz kısımları not alın veya fotoğrafını çekin. Eşim hiç üşenmez, her kitaptan önemli gördüğü kısımları bilgisayarında tek tek yazar. Bense ailenin üşengeci olarak beğendiğim satırların fotoğrafını çekerim. Onun yöntemi daha iyi, benim fotoğraflar arasında arama yapmak mümkün değil mesela.
- “Okuduğum Kitaplar” listesi yapın. Tarihi de eklemeyi unutmayın. Eğer benim gibi balık hafızalıysanız arada bir açıp bakmak hafızanızı tazelemek adına iyi olacaktır. Goodreads gibi uygulamalar bu noktada işinizi kolaylaştırabilir. Bazen bu listeye bakıp şöyle dediğinizi göreceksiniz: “Vay be, geçen Martta 5 kitap okumuşum demek ki bu ay da okuyabilirim.” Ne diyorduk? Her zaman kendi en iyi versiyonunuza ulaşmaya çalışın. 🙂
- Okuduğunuz kitaplar üzerine konuşacağınız bir çevreniz olsun. Kitap okuma kulüplerine katılmak veya bir kulüp açarak yavaş yavaş büyütmek de bir seçenek olabilir.
- Çoğu yazar günde en az 5-6 saat kitap okuyor. Stephen King’i dışarıda gören birisi anısını yazmıştı. Sinemaya gittiğinde Stephen King ile karşılaşmış. Adam biletini almış, salona doğru yürürken kitabını okumaya başlamış, salona girene kadar ayakta sürekli okumuş ve ancak film başlayınca kitabını kenara koymuş. İnsanların büyük çoğunluğu bu tür vakitlerde telefonda zaman harcıyor. Kitabı sürekli taşımak, çok okuyabilmek için iyi bir yol. Her fırsatta çıkarıp okumak, okuma sürekliliğinizi artıracaktır. Metroda metrobüste ayakta olsa bile kitap okuyan kişileri saygıyla selamlıyorum. Bence metrobüste ayaktayken kitap okuyan insan kesin iyi birisidir. 🙂
- Eğer bir kitaptan veya bir tarzdan sıkıldıysanız başka bir tercihte bulunun. Geçtiğimiz yazın başında üstüste çok kötü çeviri kitaplar okumaya çalıştım. “Çalıştım” diyorum çünkü konuları çok ilgimi çekmişti. Fakat Türkçe’ye çevirisi o kadar kötüydü ve bu yetmezmiş gibi o kadar çok imla hatasıyla anlatım bozukluğu vardı ki fazla dayanamadım. Bu durumu birkaç kez yaşayınca kitap okumaktan soğuduğumu fark ettim ve hemen yerli edebiyata geçtim. 2-3 günde bitirdiğim kitaplar oldukça kitap okuma sevgim tazelendi, hızım arttı.
- Bir kitap okuma zamanınız olsun. Bu zamanı isterseniz “süre” olarak alın ve “her gün 20 dakika” gibi bir hedef belirleyin, isterseniz de günlük zaman dilimi olarak alın ve “her akşam uyumadan önce 20 dakika (veya 10 sayfa)” gibi bir hedefiniz olsun.
- Zaman yokluğundan şikayetçiyseniz, günde kaç saatinizi sosyal medya ile çarçur ettiğinizi düşünün. Bunu net olarak hesaplayabileceğiniz uygulamalar da var ama en az 1 saat olduğunu garanti edebilirim. Kaç saati TV karşısında harcıyorsunuz? Bunun gibi “gereksiz”liklerin yerine kitabı koymak muhteşem olmaz mıydı? Danışanlarımdan bazıları trafikte çok zaman harcadığını düşünerek yolda sesli kitap dinlemeye başladı. Bu konuda özellikle Seslenen Kitap güzel içerikler sağlıyor. Günde 3 saati trafikte geçiriyorsanız haftada 1-2 kitabı rahatlıkla bitirebilirsiniz. Spordayken kitap dinlemek de başka bir seçenek.
- Kendinize kitabınızı bitirmek için bir termin tarihi belirleyin. Kitap okumayı hedef haline getirmek ilk bakışta saçma görünebilir. Ben bunu seyahatlerde çok uyguluyorum. Kaç günlük bir seyahate çıkıyorsam ona uygun kalınlıkta bir kitap seçip çantama atıyorum. Uçakta okumaya başlıyorum ve hedefim eve geri dönene dek o kitabı bitirmek oluyor. Şimdiye dek %90’ında bu hedefe ulaştım.
11 farklı öneri paylaştım. Bu listeyi yeni metotlar öğrendikçe veya keşfettikçe güncellemek istiyorum. Sizin de uygulayıp başarılı bulduğunuz metotlar olursa lütfen onları paylaşın ki listeyi zenginleştirelim. Daha çok kitap okudukça daha fazla sorgulayabilen, düşünebilen bilgili bir toplum olmamız mümkün olacak.
Çoook okumamız lazım hepimizin çoook. 🙂
selinyetimoglu.com 
26 Şubat 2018, 13:41
Selin Hanım yazınız çok güzel ve faydalı bilgilerle donatmışsınız. Kitap okuyabilmek adına kolay kaçma da diyebilirsiniz ama belirli bir yaşa erişmiş insanlarda artık ilgi alanları bellidir diye düşünüyorum. Sizin bu neleri okumalı neleri okumamalıyım diye belirttiğiniz noktaya temas ediyor biraz ama benim de önerim ilgi alanınıza girdiğiniz kitabı okursanız büyük bir zevkle okuyor ve o kitabı bitirmek için resmen can atıyorsunuz.
Yoksa o sayfalar bitmiyor.
10 Nisan 2018, 15:44
Yazınızı okuyunca en son geçen aralık ayında kitap sitelerinin kampanyalarıyla gözüm dönünce aldığım 20 kitabı ve hiçbirini hala okumadığımı hatırladım. 2018 için her ay 2 kitap okuma hedefim vardı ve şimdi bakıyorum nisan ayının bile ortası olmuş. Önerilerinizi uygulayacağım sonucu da size mail olarak yazarım.
15 Nisan 2018, 11:46
Teşekkürler çok güzel bir yazı. Ben de ne zamandır yeni okuduklarımı yazmaya üşeniyordum eski listeme. O defterimi bulup hemen hatırladıklarımı yazmaya başlıyorum sayenizde.:)