İdil Türkmenoğlu tarafından yazılan ve Elma Yayınevi’nden çıkan Pozitif Yönetim kitabı bence tüm İnsan Kaynakları çalışanları ile insan kaynaklarının şirket içinde yapmak istediği motivasyon uygulamalarına “gereksiz” gözüyle bakan işveren ve yöneticilerin okuması gereken bir kitap.

Pozitif yönetim anlayışı en temelde çalışanların hayatında zaten var olan olumsuzluklara yenilerini eklemeyerek, aksine olumlu izler bırakma çabasıdır.

Kurum içinde keyifli bir ortam yaratmak için illa çok büyük bütçelere gerek yok. Biraz yaratıcılıkla çok düşük maliyetle ve hatta sıfır maliyetle motivasyon artırıcı aktiviteler düzenlenebilir diyor Türkmenoğlu kitabında. Binlerce örnek sıralıyor ve yapmış olduğu araştırmalar sonucunda edindiği kurum örnekleriyle anlatımını zenginleştiriyor. Benim en fazla beğendiğim sıradışı-yaratıcı keyifli ortam yaratma örneği ise çalışanın doğumgününde pasta değil karpuz kesmek. 🙂

Son birkaç yıldır neredeyse tüm kurumlarda neredeyse tüm çalışanlar için kimi departman bünyesinde kimi birkaç arkadaş arasında kimi tüm şirketin katılımıyla birlikte doğum günü pastası zaten kesiliyor. Artık bu uygulama “normalleşti” ve keyifli bir ortam yaratma aktivitesinden ziyade kurum rutini haline geldi. Öte yandan doğumgününü sıradışılaştıracak ve gerçek bir anı yaratacak, yüzleri gülümsetecek bir fikir işte! Hatta gelin karpuzda takılıp kalmayalım. Her doğumgününde bir fark yaratalım. Bazı doğumgünlerinde pasta, bazılarında karpuz, bazılarında balkabağı keselim. Sürpriz olsun, yaratıcılığınızı kullanın.

Pozitif yönetim anlayışına göre keyifli ortam yaratmak sadece motivasyon aktiviteleri ile değil, başlı başına bir kurum kültürü yaratarak olur. Örneğin benim de eskiden staj yapmış olduğum İndus Danışmanlık sayıca az kişinin çalıştığı bir kurum olmasına rağmen motivasyon öğesini tam anlamıyla kurum kültürü haline getirmiş şirketlerdendir. Her hafta çarşamba günü motivasyon günüdür ve her hafta başka bir çalışanın sırasıdır. O hafta sıra kendisine gelen çalışan, çarşamba günü diğer tüm arkadaşlarını motive edici aktiviteler düzenleyecektir. Yalnız en önemli nokta bunu para harcamadan yapma gerekliliğidir. Yani tek ihtiyacı olan şey yaratıcılık! İster evde kurabiye yapıp getirin ister çiçek toplayıp herkesin masasına koyun, isterseniz de herkes için şiir yazıp defterlerinin arasına gizlice sıkıştırın (True Story :)).

İdil Türkmenoğlu’nun kişisel blogunda çok yakında ayrıntılarına ulaşabileceğimiz Pozitif Yönetim Hareketi’ne katılmak için de heyecanla bekliyoruz.

Hareket dahilinde bu tür uygulanabilir ve bütçe gerektirmeyen, ilham kaynağı olan örnekler gibi daha binlercesini kendi kurumlarımızda uygulayıp sonuçlarını da hep birlikte görmemiz dileğiyle…