İnsan bazen hiç vermeden hep almak istiyor, bazen de sahip olduklarını paylaşarak ya da birilerine faydalı olduğunu hissederek mutlu olduğunu fark ediyor. Bugünkü yazıyı ikinci gruptakiler için yazacağım.

Kendimizden başkasına faydalı olmadan yaşadığımız bir hayatın pek de serpilip büyümeyen bir bitkiye benzediğine inanıyorum. Olduğu yerde kalan, ilerleyemeyen, ilerlese de keyif alamadan iki ileri bir geri ritminde yaşamaya devam ettiğine…

• Kendimden başka kime faydalı olabilirim?
• Sahip olduklarıma benden başka kimin ihtiyacı vardır?
• Ben kaybetmeden başkalarına ne kazandırabilirim?

gibi sorular bence yaşamdaki anlam arayışının işaretleri. Ve bu soruları gerek danışanlarımdan gerek arkadaşlarımdan duyuyorum.

Bu nedenle benim yaşamıma üniversite yıllarımda Boğaziçi Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Kulübü ve Toplum Gönüllüleri Vakfı ile giren, LÖSEV ile devam eden ve günlerimi, haftalarımı alsa da, koşturmaktan kafa patlatmaktan dolayı yorgunluktan bir kenarda baygın düşsem de sonunda mutlu olduğum gönüllülük kavramına dair bir şeyler karalamak istiyorum. Bir sosyal dernekte ya da vakıfta gönüllü olmak demek bir çıkar ya da karşılık beklemeden sorumluluk almak demek. Bir çıkar beklemiyoruz ama beklesek de beklemesek de emeğinin çıktısını görünce insan mutlu oluyor ya, işte bu da ayrılan o zamanın ve emeğin karşılığı bence.

İlk aşamadan, yani gönüllü olarak elini taşına altına sokmaya karar verdikten sonra “peki nerede, ne yapabilirim?” soruları akla gelmeye başlıyor. Bu sorulara cevap bulurken kolaylık olması açısından oluşturulan bir platformdan bahsedeceğim. İsmi BiDestek. Kurucusu olan eski FunOfis arkadaşım Sibel Karamaraş Bidestek platformunun varoluş amacını şöyle açıklıyor:

“Bugün Türkiye’de 90.000’e yakın sivil toplum kuruluşu bulunmakta. Bunlar dışında sayısını bilmediğim girişimler, dijital ve fiziki oluşumlar, bireysel gönüllüler var…

Ve biz yine de dünyada hayırseverlik endekslerinde hep son sıralarda yer alan bir ülke konumundayız.
Çünkü inanılmaz bir bilgi yoğunluğu ve fakat dağınıklığı da bulunmakta…

Ve bu bilgi eksikliğinden dolayı, biz günlük hayatımızdaki ilgi alanlarımızdan ve ihtiyaçlarımızdan yola çıkarak, ekstra hiçbir şey yapmadan bile aslında topluma katkımızın olabileceğini kaçırıyoruz.

Bu amaçla oluşturulan Bidestek sitesinde dilerseniz eğitim, bilim, sağlık gibi farklı kategorilerde ülkemizde sosyal fayda anlamındaki oluşumları görebilir; bağış dışında gönüllülük, alışveriş ve hatta yeme-içme gibi farklı aktivitelerinizle yaratabileceğiniz destekleri keşfedebilirsiniz. Ayrıca çocuklar, kadınlar, sokak hayvanları, yaşlılar gibi farklı gruplara göre de ayırım yaparak ulaşmak istediğiniz kitleye yardım için farklı alternatifleri bulabilirsiniz.

Çanta almak isteyen birinin, derneklerin kendi atölyelerinde yaptıkları bez çantaları alabilmesi gibi mesela, ya da partileri seven birinin sadece evsizlere dağıtılmak üzere meyve ile giriş yapabilmesi gibi…”

Bidestek websitesinden detayları inceleyip, kendi ilgi alanlarınıza, sahip olduğunuz becerilere ya da emek vermek istediğiniz gruplara göre bir veya daha fazla sivil toplum kuruluşu bulabilirsiniz.

Hazır bugünü sosyal sorumluluk alanına ayırmışken ne zamandır aklımda olan bir diğer minnoş oluşum olan Kitap Koala‘dan da bahsetmek isterim. Eğer siz de benim gibi kitap alışverişini internet üzerinden yapan biriyseniz kitap satın alırken ödediğiniz paranın sokak hayvanları yararına kullanılması hoşunuza gidebilir. Koçluk yolculuğumda mentörlüğü ile bana destek olan, Kitap Koala’nın kurucusu Umut Kısa projeyi şöyle anlatıyor: “Sizden bağış istemiyoruz çünkü bağış istikrarlı ve sürdürülebilen bir model değil! Eğer sokakta acı çeken hayvanların acılarını dindirmek ve tedavilerine destek olmak istiyorsanız zaten normalde satın almak istediğiniz kitapları kitapkoala.com’dan alın. Bu sayede hem kitap okumuş hem de planladığımız sistemi kurmamıza yardımcı olmuş olursunuz. Belki, yüzyıllarca devam edecek bir sistemin de mimarları arasında yer alabilirsiniz.”

Yakın çevremde oldukları için Sibel ve Umut’un çalışmalarını heyecanla izliyorum. Sizlerle de paylaşmak istedim. Eminim sosyal sorumluluk adına sorumlu ve bilinçli şekilde yapılan pek çok başka proje de vardır. Eğer siz de kendi bildiklerinizi yorum olarak aşağıya bırakırsanız gönüllü olmak isteyen birilerine hep birlikte aracılık etmiş olabiliriz.