MCT İnsan Kaynakları Zirvesi, geçen sene olduğu gibi bu sene de AndNow konferansları çatısı altında Maslak Uniq’de gerçekleştirildi.
Zirvede aldığım notları, gidememiş olup İnsan Kaynakları üzerine güncel olarak neler konuşuluyor diyenler için paylaşıyorum.
İlk gün açılışlardaki dans gösterisi zirvenin dinamizm değerini ortaya koyan vurucu bir hamle olmuş bence. Sabah sabah enerji yükledi.
Oracle’dan Ayşegül Dedeoğlu sunumunda şunları paylaştı:
“Dönüşüm kaçınılmaz ama bunu bir fırsat olarak görmek gerekiyor.
Duygusal zekanın önemi arttı. Otomasyonla halledilebilecek konuların kıymeti azalıyor.
Çalışan deneyimini nasıl yönetmeliyiz bu ortamda?
Çalışan deneyimi insan deneyiminden çok da farklı değil.
Şu videoda bebeklere limon yediriyorlar:
Kimisi limona bayılıyor kimisi nefret edip yüzünü ekşitiyor. İnsan deneyimi derken bu kastediliyor. Herkes birbirinden farklıdır. Bu nedenle çalışan deneyimini farklı kişilere uygun konumlandırmak gerekiyor.
Ian Bailie İş Yerinde Yapay Zeka başlıklı konuşmasında şunları söyledi:
Linkedin 2003’te, Youtube 2005’te, Instagram 2010’da kuruldu. Bu teknolojiler hayatımızın içinde artık. Peki tüm bu teknoloji için İK hazır mı?
Bu soruya cevap vermek üzere bir anket yapmışlar.
İK’cılara “Chat botlar iyi mi?” diye soruyorlar %79 “Evet” diyor.
2023’ten sonra yapay zeka kullanacağını düşünenler %46. Yani yakın gelecekte görmüyorlar.
Son olarak da yapay zekayı bilenleri sorguluyorlar. Yapay zekayı iyi bildiğini düşünenler sadece %14.
İK’cılar yeni dünyaya adapte olmak için ne öğrenmek zorunda kalacaklar, biraz da buraya bakılmalı.
Diğer tarafta, hiçbir çalışan kullanmak zorunda olduğu İK sistemlerini keyifle kullanmıyor. Bu teknoloji eski moda kalıyor.
Özetlerken diyor ki,
İK yapay zekadan hangi alanlarda yararlanabilir?
1- İşe alım,
2- Çalışan deneyimi,
3- Eğitim ve gelişim,
4- İnsan odaklı İK analitiği
Her gün kullandığımız teknolojiler bize kişiselleştirilmiş deneyimler sunuyor. Aynı beklentiyle ofislerimize gittiğimizde bambaşka bir deneyimle karşılaşıyoruz.
Öğleden sonraki oturumlarda Way to Say konuşmalarının (İnsan ve Marka Oturumları) yer aldığı salonda
Mercedes İnsan Kaynakları Grup Müdürü Başak Demiryumruk Dikici’yi dinledim.
Mercedes’teki İnsan Kaynakları uygulamalarından bahsetti. Birkaç tanesi şöyle:
- Tersine mentörlük yapılıyor ve sadece sohbet değil, maça, seyahatlere ve sinemaya gidiyorlar.
- 1 Mayıs sonrası 2 ve 3 Mayıs’ta beyaz yakalılardan isteyenler mavi yakanın işini yapıyor, mavi yakalar ofiste çalışıyor.
- 28 Mayıs’ta Global Diversity Day yapıyorlar. Bunu bir tolerans çalışması olarak yapıyorlar. Ötekileştirmemek için yapıldığını vurguluyorlar.
İkinci gün, Future of Work Zirvesi’nin programını takip ettim.
Mert Aydıner konuşmasında “Eski köye yeni adet getirme” diyenler geleceği öngöremiyor. Yenilikçi olanlar ise bulundukları yerden olmak istedikleri yere giderken enerjilerini gerekli kaynağa yöneltiyorlar. Duygu, düşünce ve davranışı dengeli biçimde hayata geçirmek gerekir.” diyor
“En güzel rüyadan daha güzeldir uyanmak. Bu güzel rüyadan uyanıp geleceği şimdiden yaratmak için harekete geçmemiz gerekli.”
İşin geleceği için hukuksal düzenlemeler oturumunda Prof. Kübra Doğan Yenisey ve Bade Sipahioğlu soru cevap yaptılar. İş hukukçusu Prof. Yenisey hukuk ve teknoloji ilişkisini ele aldı. “Hukuk genelde teknolojinin arkasından gelir. Önce sorunlar yaşanır sonra hukuk o sorunlara yönelik çözüm getirir. Freelance çalışanlar işçi mi, bağımsız çalışan mı meselesi bizde ve uluslararası camiada henüz netleştirilememiş durumda. Sosyal güvenlik hakları neye göre belirlenecek? Teknolojik platformlar gri bir alan oluşturdu. Uber şoförleri mesela. İşçi mi değil mi? Amerika, İngiltere, Brezilya mahkemelerinden bu kişilerin işçi olduğuna yönelik kararlar çıktı ama işçi olmadığına yönelik kararlar da görüyoruz. Aynı tip çalışmaya farklı ülkeler farklı karar verebiliyorlar. Belçika bisikletlilere işçi dedi, Fransız mahkemeleri, istedikleri zaman çalışmama hakkına sahip o zaman işçi değildir dedi. Henüz çok şekillenmiş bir durum yok. Türkiye’de henüz tartışma aşamasındayız. Bu uygulamalar yaygınlaştıkça yargının da konuya ilişkin kararları belli olacak.” dedi.
Expertera kurucusu Alp Sezginsoy ve son yıllarda İK camiasının sahnedeki yeni gözdesi olan Hale Caneroğlu’nun saat 13:40 olduğunda “açılışını yapıyoruz” dediği Future of Work zirvesi benim için ortalarına gelmişti. 🙂 Zannedersem öğleden sonraki oturumun büyük salonda gerçekleşmesi dolayısıyla öyle sundular. Diğer ihtimal, sabahki oturumlardan haberdar olmamaları olurdu ki, umarım birinci seçenek gerçekleşmiştir.
Artan fırsatları değerlendirebilecek iş gücü nasıl hazırlanacak? Potansiyeli açığa çıkaracak olan hamleler neler olacak?
Alp Sezginsoy dijital dönüşüm için olmazsa olmaz iki maddeyi şöyle sıralıyor:
1- Mutlaka C-level’ların bu işi tepeden uygulamayı istemesi gerekiyor. CHRO bu işi İK ekibiyle birlikte sürükleyen kişi olacak. Dijital dönüşüm buradan geçiyor.
2- Kalıpların dışına çıkmak gerekiyor. Bir Asyalı olarak kalıpları kıran Bruce Lee, bilinmez dünyaya adapte olabilmek için akışkan olmak gerektiğini söylüyor.
Bize sahnede izlettiği video şuydu:
Sonrasında Burcu Civelek Yüce Akbank İnsan Kaynakları ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı sahneye çıktı.
“İnsan ve teknoloji işbirliği yapabildiği zaman asıl değer yaratılmış olacak. Ne sadece teknoloji, ne sadece insan olmalı. İnsanlar teknolojiyi geliştirir. Teknoloji insana süper güç sağlar.” dedi.
Renault – Nissan – Mitsubishi İttifakı, Dijital İnsan Kaynakları Küresel Genel Müdürü Alfonso Diez David, sunumunda insan faktörünün, herhangi bir İK dönüşümünde ilk sırada olacağına değindi. David, “Son kullanıcıya ulaşmamız ve işin sürekliliğini sağlamamız gerekiyor, biz insan kaynaklarıyız, teknolojinin ve satışların desteklenmesi bizim görevimiz o yüzden işin sürekliliği her şeyden önce gelir. Değişimden korkmamalı ve son kullanıcıları kendi müttefikiniz yapmalısınız ” diye konuştu.
Like Literally’nin kurucusu Di Macdonald, geleceğin yeteneklerini geliştirmeye dair ipuçları verdi. ‘’Herhangi bir dijital çözüme başlamadan önce genç kitleyi iyi tanıyın. Yeni dijital çağın öğrettiği şeylerden biri de dijital neslin çok yakında sizin şirketlerinize de gelecek olması, buna hazırlanın” ifadesini kullandı.
Uzmanların uzmanı olarak bilinen yazar Paul Hughes konuşmasında yeni dünyanın nasıl şekilleneceğini anlattı. Hughes “Fırsatın her yerde olduğunu fark edin ve ilk zihniyetin proaktif olmayı gerektirdiğini hatırlayın. Önemli şeylere odaklandığınızı düşünün ve her sohbette anahtar kelimenin güncellik olduğunu unutmayın, inovasyona inanın. Bunu yaptığımızda eminim tüm çalışanlarımız sonsuza dek mutlu yaşayacaklar ” dedi.
“The Human Workplace: People-Centred Organizational Development” kitabının yazarı Andy Swann, zirvede yaptığı konuşmasında teknoloji için insan değil, insan için teknoloji konusunu anlattı. Andy Swann, “İnovasyonun çok popüler olduğu dönemde eğer yaratıcılığımızı sürecin dışına çıkarırsak iş birliği ve yenilikler yaratma fırsatını kaybetmiş oluruz. İnsanların kendi deneyimlerini yaratmalarına izin verin, sizin gibi yapacaklarsa orada olmalarının ne anlamı var ” dedi.
Gelecek sene zirve, 3-5 Haziran’da yine Volkswagen Arena’da olacakmış. Ben ajandama şimdiden işaretledim. 😉
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili