selinyetimoglu.com

PCC Profesyonel Kariyer Koçu & Kariyer Danışmanı, Ex-HR

Kariyer Değişimi Hikayeleri: Bankacılıktan Koçluğa Uzanan Bir Yol

3 Yorum

Bu haftaki kariyer değişimi hikayesi, sevgili Dilek Porsuk’a ait… Kendisi, içtenliğiyle, yol göstericiliği ve dostluğuyla yaşamımda özel bir yere sahip. 🙂

 

Önceki kariyerinin içeriği neydi? 

1995 yılında master öğrencisi iken Bankacılık Sektöründe (istemeyerek) çalışmaya başladım. Aslında akademisyen olmayı çok istiyordum ancak üniversitelerde girdiğim dil ve bilim sınavlarında en yüksek puanları almama rağmen bir türlü mülakatlara çağrılmıyordum…  Nedenini ilk başlarda anlamadım ancak daha sonra net net gördüm ”meğer o kadrolar zaten önceden seçilmiş insanlar için açılıyormuş”. Bu durumu fark ettiğim anda hemen iş aramaya başladım. Bankalarda sınavlara girdim ve ilk başvurduğum banka olan Pamukbank’ta çalışmaya başladım. Bankanın oryantasyon eğitimleri sırasında bize eğitim veren eğitimciye ilk sorum “sizin gibi eğitimler verebilmek için ne yapmam lazım?” oldu.

İstemeyerek başladığım bankacılık kariyerini zaman içinde sevdim çünkü yaptığım işler beni mutlu ediyordu, rutin bir iş yapmıyordum. Mesela Türkiye’de bankacılık sektöründeki ilk çağrı merkezinin kuruluşunda çok önemli roller üstlendim (1997). Pamukbank’ta 7 yıl süre ile; kalite geliştirme, müşteri ilişkileri yönetimi, operasyon yönetimi ve eğitim alanlarında yöneticilik yaptım.

Pamukbank’ta kendimi tanıma, yapabileceklerimi görme anlamında çok büyük tecrübeler edindim. Sonrasında Ziraat ve Halk Bankalarına 1000 kişilik bir çağrı merkezi kurmak üzere Bileşim A.Ş’ye transfer oldum(2002). İşte bankacılıktan sıkıldığım ve artık yeter dediğim dönem başlıyordu. Yaklaşık 6 ay içerisinde her iki banka için de ekip oluşturup, teknoloji yatırımlarını gerçekleştirip, süreçleri tasarlayıp çağrı merkezlerinin kuruluşunu gerçekleştirdik. O dönemde müşteri hizmetinin “m” sinin olmadığı iki banka için çağrı merkezi kurmak…

Yaklaşık bir yıl süre ile günde 12-14 saat çalışmak beni çok yordu ve artık bu sektörde çalışmak istemiyordum. Bir ailem ve o zamanlar 5 yaşında olan bir kızım vardı ve ben çocuğumu doğru düzgün göremeden kızım büyüyordu. Ama ne yapacağım konusunda kafam net değildi ve tükenmişlik sendromuyla birlikte nihayet 2004 yılında bankadan ayrıldım. Yaklaşık bir yıl süre çalışmadım ve ne yapacağıma karar vermek üzere dinlendim. Sonunda kararım netleşmişti, 10 yıllık bankacılık sektöründe edindiğim bilgi, beceri ve tecrübeleri sentezleyip, kurumların çalışanlarına eğitimler ile sunacaktım.

 

Şimdiki kariyerinin içeriği ne? 

2005 yılından bu yana; özellikle iş yaşamındaki bireylerin daha mutlu yaşamaları için;  onların “güçlü yönlerini açığa çıkararak”,  “kendilerini tanımalarına destek olarak”  değişim, gelişim ve dönüşümlerine katkı sağlamayı kendime görev edindim. Bireylerin kendi geleceklerini tasarlamaları için onlara koçluk hizmeti sunuyorum ve kurumlara özel profesyonel eğitimler tasarlayıp, veriyorum. Tüm bunları, insanlara değer vererek, tutkuyla çalışarak, bilgi ve tecrübelerimi SEVGİ ile paylaşarak ve katma değer yaratarak yapıyorum.

 

Kariyerini değiştirmenin sebebi neydi?

Çok mutsuzdum, değerlerimle örtüşen bir ortamda çalışmıyordum.

 

Bu değişimden memnun musun?

Kesinlikle EVET!!!

 

Bu değişimle birlikte neleri kaçırdığını ve neleri kazandığını düşünüyorsun?

Bu değişimle kendimi ve ailemi kazandım. Sevdiğim ve mutlu olduğum işi yapmaya başladım. İş- özel yaşam dengesini kurmayı başarabildim. Kendi zamanımı kendim yönetiyorum.

Neler mi kaçırdım? Kaçırdığım bir şey olduğunu düşünmüyorum, çünkü bir seçim yaptım.  İnsanlar bana “bu kadar büyük kariyer bırakılır mı?” diye şaşkın şaşkın baktılar. Mutsuzsanız tabii ki bırakılır. Süslü “unvanlar”ın beni “Dilek Porsuk” yapmadığını gördüm, egomu törpüledim. Önemli olan unvanım değil, benim için önemli olan kaç insana dokunduğum, kaç insanın “kendi yaşamının kahramanı” olabilmesi için onların yanında olduğumdur.

Ne olsaydı daha iyi olurdu? Tabii ki her şeyin bir bedeli var, bu arada yaklaşık 1 yıl hiç çalışmadım, aslında maddi olarak her aile yapısının kaldıramayacağı bir durum. Aslında o zamanlar profesyonel koçluk ya da mentorluk hizmeti olsaydı ve ben bu hizmetlerden birini almış olsaydım karar verme sürecim bu kadar uzun sürmezdi.

 

Kariyerini değiştirmek için attığın ilk adım neydi?

Mevcut işimden ayrılmak. Bu günkü aklım olsaydı ben işimde çalışırken koçluk/mentorluk hizmeti alıp, kariyer değişikliği sürecini daha planlı bir şekilde gerçekleştirebilirdim. Ancak o dönemlerde Türkiye’de bu hizmetlerin kendisi bile neredeyse pek bilinmiyordu.

 

Bu yolda karşılaştığın en büyük zorluk ne oldu?

Çevremdeki insanlara kendimi anlatmak beni çok zorladı. “Ne demekmiş mutsuz olduğun için kariyer değiştirmek”… Herkes, “mis gibi işin var, bak ne güzel kariyerinde de ilerlemişsin, bırakılır mı bu güzelim iş”… diye seni yolundan döndürmek istiyor. Yani “mahalle baskısı”… Bugün biliyorum ki o sesler de benim içimin dışa yansımalarıydı…

Metaforik olarak belki de şöyle ifade edebilirim; körebe oyununda gibiydim hiçbir şeyi göremiyorum, sadece sesler işitiyorum. O seslerde birer yankı, doğru sesin nereden geldiğini bulmak bana kalmıştı, ben bu süreçte çok bocaladım zor bir süreçti ve beni çok büyüttü.

 

Hangi kaynaklardan destek aldın?

O dönemde açıkçası destek alabileceğim pek bir kaynağım yoktu ne yazık ki! Ya da o kaynakları ben bilmiyordum.   En büyük desteğim “ÖZ – Dilek” yani kendim idi. Bir de eşim, hem maddi hem de manevi anlamda beni çok destekledi. Birkaç sene sonrasında böyle bir karar vermiş olsaydım, sayısız destek alabileceğim kurum, hizmetler ve kitaplar sayabilirdim. Zaten ben çok zorlandığım için başka insanlar aynı zorluğu yaşamasınlar diye 2008 yılında koçluk eğitimleri aldım ve koçluk hizmetini sunmaya başladım. İnsanı daha fazla tanıma anlamında 2010-2014 yılları arasında da Aile Dizimi- Sistem Dizimleri eğitimi aldım. Yaşam boyu öğrenme kapsamında halen de eğitimler almaya devam ediyorum…

 

Bu süreçte kazandığın en önemli tecrübe ne oldu?

Kendini tanı – yaşam amacını belirle – hayal et – hedeflerini tanımla – asla pes etme.

 

Neyi daha farklı yapmış olmayı isterdin?

Artık öğrendim ki yaşamda “KEŞKE” ve “AMA” yok.

Ancak, kariyer değişim sürecini tükenmişlik sendromu yaşamadan gerçekleştirmiş olsaydım yani daha planlı ve organize gitmiş olsaydım bu süreci daha kolay yaşayabilirdim. Biliyorum ki o zaman da bugünkü Dilek olamazdım.

 

Kariyerini değiştirmeyi düşünenlere ne tavsiye edersin?

İnsanın kendi geleceğini tasarlaması ciddi bir iştir. Hatta akışa bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir. Bir proje gibi ele alıp, üzerinde ciddi ciddi çalışarak ilerlenmesi gereken bir süreçtir. Bu süreçte mutlaka size dışarıdan bakacak, yol arkadaşlığı yapacak bir profesyonel koçunuz olsun. Bunu yürekten söylüyorum, hani bir söz var ya “ kılavuzsuz 100 yılda alacağınız yolu, kılavuzla 1 yılda alırsınız”.

Mutlaka iş yaşamında güvendiğiniz bir mentorunuz-akıl hocanız olsun. Çünkü hiçbir birey kendine objektif bakamaz. Yaşadığımız her olayda duygularımızla o olayın içindeyizdir, bu sebeple olayları sübjektif olarak değerlendirir ve karar veririz, bu sebepledir ki objektif bir göze her zaman ihtiyacımız vardır. Bu gözün işinin ehli bir profesyonel olması tabii ki en etkili olanıdır.

Öncelikle kendinizi tanımaya ve gerçekten ne istediğinizi (aklınızla değil yüreğiniz ile ne istediğinizi) bulmaya zaman ayırın.

Gerçek yeteneğiniz olan ve mutlu olarak bıkmadan usanmadan yaptığınız şey ne ise onu  bulun ve mesleğiniz haline getirin.

Kendi işinizin sahibi olmak inanın ki bir işletmede bordrolu çalışmaktan çok daha fazla yorucu ve sorumluluk ister, bu sorumluluğu mutlu olarak yerine getirebilecekseniz durmayın açın yelkenleri ve yaşama kendinizi bırakın. Dizleriniz parçalanacak, dirsekleriniz yırtılacak, düşeceksiniz ama sonunda nasıl ayağa kalkacağınız önemlidir. İçinizdeki “ÖZ” e, kendinize inanın ve cesaretle adımlar atın…

 

 

Tecrübelerini paylaştığı için Dilek Hanım’a binlerce kez teşekkürler. 🙂
Eğer siz de paylaşmaya değer bir kariyer değişimi hikayeniz olduğunu düşünüyorsanız ve başkalarına ilham olmak isterseniz bana info@selinyetimoglu.com adresinden ulaşabilirsiniz.

3 thoughts on “Kariyer Değişimi Hikayeleri: Bankacılıktan Koçluğa Uzanan Bir Yol

  1. Sevgili Selin, ben de çok teşekkür ederim. Bana bu fırsatı verdiğin için.

  2. İstek karşısında gösterilen cesaret… Tebrikler.

  3. Bunu okumak beni mutlu etti, çünkü sizin mutluğa erişme hikayenize ortak oldum, Bende 3 yıllık Bankacıyım, defalarca bırakmayı düşündüm ama ciddi mobingleniyorsunuz, bankada çalışmayı çok yüce bir şey sanıyorlar bilmeyenler 🙂 Bende bırakma yolunda sürdürüyorum şu an için, kendime ait bir alan oluşturup maddi manevi kendimi kurtarıcım inşallah, Sizi tanıdığıma sevindim, Sevgiler / Tuğçe Elif Kalem 🦋

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s