Geçen sene 26 kitap okumuş ve bu nedenle 2019 için 36 kitap hedefi koymuştum. Hedefe ulaştım neyse ki. Kimi zaman günde bir kitap bitirdiğim oldu, kimi zaman ayda 1 kitabı zar zor bitirdim. Bu sene biraz daha artırıyor ve hedefi 46’ya çıkarıyorum. 2019’da 36 kitap okumuş olmaktan dolayı kendimden memnunum. Elbette 36 kitap kimisine göre çok az bir miktardır. Ben her zaman olduğu gibi kendimi kendi önceki halimle karşılaştırıyorum. 26’dan 36’ya çıkmak benim için zor bir hedefti ancak üstesinden gelebildim. Kendimi biraz daha zorlayabilirim artık.
Eğer bu yazıyı okumak yerine video olarak izlemek / dinlemek isterseniz: https://youtu.be/bW4NlUQhBuE
MOMO
Fantastik kurgu türünde bir roman. Aslında çok sık okuduğum bir tür değil roman ancak bu kitabı iyi ki okumuşum diyorum. Momo, büyük bir kentin tiyatro harabelerinde yapayalnız yaşayan küçük bir kız. Kaç yaşında olduğu, anne babasının kim olduğu, nereden geldiği bilinmez. Ancak momonun, etrafındaki insanlar üzerinde bıraktığı şefkatli bir etki vardır. Küs olanlar momonun yanında barışır, kavga edenler momonun yanında birbirlerine anlayış gösterir. Çözemedikleri sorunlarla boğuşanlar momonun yanında parlak fikirlerle sorunun çözümünü kolayca buluverirler. Bu yüzden de zamanla halk arasında “git bir momoya uğra” sözü bir deyime dönüşmüş durumdadır. Yemek yerken Afiyet olsun, hapşurana çok yaşa demek gibi bir derdi sıkıntısı olana da git bir momoya uğra derler. Momo aslında bir çocuk romanı olmasına rağmen 31 yaşındayken okuduğumu ve çok etkilenip, sayfaları acaba sonunda ne olacak merakıyla çevirdiğimi söyleyebilirim.
İYİ HİSSETMEK
İyi Hissetmek ilk kez 1980’de basılan bir kitap. Dr Burns bir psikolog ve bu bir bibliyoterapi yöntemi, yani kitapla iyileşme. Eğer kitapla iyileşme mi olurmuş diyenlerdenseniz siz daha da çok okumalısınız. 😊 Çünkü, kitabın sunuş bölümünde de bahsedildiği gibi, 1980’den bu yana yapılan araştırmalara göre bu kitabı okuyan depresyon hastalarının %70’i başka hiçbir terapi yöntemi kullanmadan iyileşme göstermiş. Özellikle olumsuz ruh halinden kurtulmak isteyenlerin çok işine yarayacağına yürekten inandığım bir kitap. Kitabın içinde çeşitli tablolar, testler ve uygulama soruları var. Bir kalem veya kağıt kalemle okumak kitaptan daha fazla faydalanmanızı sağlayacak.
DİJİTAL MİNİMALİZM
Günlük hayatta karşılaştığımız her potansiyel can sıkıntısı anında, örneğin kuyruğa girip beş
dakika beklediğinizde ya da arkadaşınız gelene kadar bir yerde tek başınıza oturmak zorunda
olduğunuzda eliniz doğrudan telefonunuza gidiyorsa, beyniniz kitapta geçen tabirle zihinsel
enkaza dönmüş demektir; yani pürdikkat çalışmaya imkan vermeyecek şekilde yeniden
yapılanmış haldedir. diyor Cal Newport. Kitapta dijital minimalist olma süreçleri, ekran bağımlılığından hangi yöntemlerle kurtulabileceğimiz ve teknoloji yorgunluğunun zannettiğimizden daha zedeleyici etkileri anlatılıyor. Hayat gerçekten öyle çok da uzun değil. Ve dolu dolu yaşamak, yapmak istediklerimize gerekli vakti ayırmak için zaman yaratmak gibi hedeflerimiz olmazsa günler, aylar, yıllar geçip gidiveriyor. Bana bunu tekrar anımsattığı için çok beğenerek okuduğum bu kitabı herkese öneriyorum.
ZORBA
İşimden ve ilgi alanımdan dolayı daha çok kişisel gelişim ve iş kitapları okuyorum. Roman okumak için kendime bir sebep yaratmak üzere kitap kulüplerine katılıyorum. Bu kitap da o kulüplerden birinde okuduğum ve daha önce okumadığıma biraz da üzüldüğüm bir kitap oldu. Hikaye Girit’de geçiyor. Alexis Zorba ana karakterimiz aslında pek çok noktada sözleriyle hayatı anlama kılavuzu sunuyor. Bazı yerlerde fikirlerine katılmasam da, 1800’lerde doğmuş bir yazar tarafından yazılmış olsa da bugünün de meselesi olan pek çok konuyu Zorba ile birlikte sorguluyoruz. Bittikten sonra tadı damağımda kalan kitaplardan biri olarak kütüphanemde yerini aldı.
FARKINDALIĞIN MUCİZESİ
Kimi zaman zor dönemlerden geçiyoruz, kendimiz bizzat zorluklar yaşamasak bile, ailemiz, dostlarımız, yaşadığımız ülke, dünya zorluklar yaşıyor ve hep birlikte sarsılıyoruz. Birbirimize destek olalım derken de bazen tükeniyoruz. İşte Thich Nhat Hanh tükenmememiz için, bu süreçte de kendi içsel yolculuğumuzu sürdürmemiz için, birkaç basit ama çok temel öneride bulunmuş. Kitabın bir bölümünü kendisinin sıklıkla uyguladığı egzersiz ve yaklaşımlara ayırmış.
Benim kitaptan en çok aklımda kalan şu oldu: Bulaşık yıkarken sadece bulaşık yıkayın. O anda dünyanın en önemli işi oymuşçasına…
Veee tabii ki bonus olarak MUTLULUK FAKTÖRÜ 😊
Çok uzun uzun anlatmayacağım. Ben bu kitabı özellikle iş yaşamının içinde olan kişileri düşünerek yazdım ancak okurlardan gelen yorumlara bakılırsa bambaşka hayat tarzını sürdüren farklı yaş gruplarının da okurken keyif alıp faydalandığı bir içerik ortaya çıkmış. Okuyup yorumlarınızı benimle paylaşırsanız mutlu oluyorum.
Bir seneyi daha bitirmek üzereyiz. Zaman hızla akıp geçiyor. Bu zamanı en etkili biçimde kullanmanın yollarından bir tanesi bence okumak. Okumak bana kendimle vakit geçirirken bambaşka dünyalara dalmayı, kendimi tanımayı ve zamanı az da olsa yavaşlattığıma inanmayı sağlıyor.
Siz bu sene kaç kitap okuyabildiniz?
Ve 2020 yılında olmak istediğiniz kişinin kaç kitap okumasını hayal ediyorsunuz?
Unutmayalım ki kimse kimseyle yarışamaz. Bunlar Sadece kendi en iyi versiyonumuza ulaşma yolunda attığımız minik adımlar.
09 Aralık 2019, 07:43
Listemde olmayanları not ettim. Teşekkürler:)