selinyetimoglu.com

PCC Profesyonel Kariyer Koçu & Kariyer Danışmanı, Ex-HR

Çalışan Mutluluğu İçin Kalpleri ve Zihinleri Kazanmak

Yorum bırakın

kariyer-selin-yetimoglu

Kariyer.net Dergi Şubat sayısında Konuk Yazar olarak yer verilen yazımı değerli okuyucularla buradan da paylaşıyorum:

Çalışan Mutluluğu İçin Kalpleri ve Zihinleri Kazanmak

142 ülkede 180 milyon çalışanla gerçekleştirilen Gallup araştırmasına göre dünya genelinde çalışan bağlılığı ortalaması %13. Bu bağlılık oranıyla verimlilik sağlamak oldukça zor görünüyor. Çünkü verimlilik için maaş artışı, terfi gibi somut “havuç”lar bağlılığı ancak bir noktaya kadar sağlayabilir. Daha fazlası için çalışanların kalplerini ve zihinlerini kazanmak gerekiyor.

 

Kaç yöneticinin veya İnsan Kaynakları Profesyoneli’nin ajandasında “Çalışanları mutlu et!” maddesi “acil/öncelikli” yapılacak işler arasında yer alıyor? Kişisel gözlemlerime göre %5’i geçmiyor bu oran. Başka bir deyişle, çalışanlarının mutluluğunu önemsemesi gereken konumdaki her 20 kişiden sadece 1 tanesi bu konuyu gündemine alıyor.

 

Peki bunun nedeni ne olabilir? Mutluluğu nasıl sağlayacağımızı bilmiyor oluşumuz veya önemsemememiz mi? Her zirvede, seminerde ve çalıştayda çalışanların mutluluğunun pek çok veriyi nasıl da etkilediği bu kadar yoğun ve sık şekilde anlatılırken hala önemsemiyorsak, kulaklarımızı bile bile bu gerçeğe kapatıyoruz demektir.

 

350’den fazla şirketi olan ve çoğumuzun Virgin’in CEO’su olarak tanıdığı Richard Branson bu konuda şöyle bir formül geliştirmiş:

 

Mutluluk > Verimlilik >Karlılık

 

Başka bir deyişle, karlılığa giden yol verimlilikten, o da mutluluktan geçiyor.

Mutluluk gurularından Dalai Lama der ki: “Mutluluk size hazır bir şekilde gelmez, sizin kendi eylemlerinizden doğar.”

Aynı şekilde, çalışan mutluluğu, dolayısıyla verimlilik ve dolayısıyla karlılık ancak biz doğru adımları attığımızda şirketimize gelecek.

Peki bu konuda İnsan Kaynakları Profesyonelleri ve Yöneticiler ne yapabilir?

Bilimsel örnekler üzerinden gidelim.

 

Mutluluk ve verimlilik üzerine, 2014 yılında İngiltere Warwick Üniversitesi’nde Andrew J. Oswald, Eugenio Proto, ve Daniel Sgroi tarafından bir dizi deney yapıldı.

 

  1. deneyde, deneklere komedi videosu izlettirildi. Standartlaştırılmış bir görevi yaparken ölçülen verimlilikleri, bu videoyu izlemeyen deneklere oranla çok daha yüksek çıktı. Bu aslında oldukça basit bir yöntem.
  2. deneyde, yine bir komedi videosu izlettirildi. Bu kez yinelemeli ve sürece yayılan bir ölçüm metodu kullanıldı. Mutluluk oranı en üst düzeyde artış gösteren deneklerin verimliliklerinin de üst düzeyde arttığı sonucuna ulaşıldı.
  3. deneyde farklı bir yaklaşım benimsendi. Yapılandırılmış bir şekilde deneklere işverenleri tarafından çikolata, meyve ve içecek ikram edildi. Önceki deneylerde olduğu gibi yine verimlilikte değerli bir düzeyde artış gözlendi.
  4. deneyde, deneklerin verimliliği en başta ölçümlendi. Deneyin sonunda deneklere bir anket yapıldı ve ailelerinin hayatında yakın dönemde yaşanan trajik olaylar sorgulandı. Deneyin sonunda bu tür trajedileri anlatan deneklerin büyük oranda, deneyin başında verimliliği düşük ölçülen denekler olduğu gözlendi. Aynı zamanda, düşük oranda mutluluk seviyesi gösterdikleri belirlendi.

 

Deneyin tek cümlelik özeti: Gülümsemek ve mutlu hissetmek iş verimini artırıyor, olumsuz durumların daha hafif atlatılmasını sağlıyor.

 

Bu deneyin çıktılarını, plazalardaki solgun ve sıkılgan hayatlarımıza uygulayacak olursak, mutlu bir çalışma ortamı yaratmak için kullanılabilecek en kolay 2 yolu şöyle listeleyebiliriz:

-Komik bir video izleyin!

-İşvereninizin ücretsiz meyve, çikolata veya içecek bir şeyler ikram etmesini sağlayın.

 

Kulağa fazla basit gelmiyor mu? Bu yolla mutluluğu sağlayamayacakmışsınız gibi hissetmenize yol açacak kadar basit… Oysaki sıkıcı bir Pazartesi sabahı toplantısında projeksiyona bağlı bilgisayarda herkesin güleceği bir video koysanız, hatta bunu bir ritüel haline getirseniz, o mutsuz ve kasları henüz uyanamamış yüzlerde tatlı bir tebessümle başlanan haftaya kim hayır diyebilir ki? En sert, katı tutumlu yönetici bile kendini gülmekten alıkoyamasa toplantı için keyifli bir başlangıç olmaz mıydı? Üstelik 0 TL bütçe gerektirdiği için Yönetim ekibiniz de buna bayılacak!

 

Unutmamak gerekir ki, gülmek en iyi ilaçtır ve KESİNLİKLE profesyonellik dışı değildir!

 

Çoğu iş yerinde beden, kafamızı bir toplantıdan diğerine taşıyan şey haline indirgeniyor. Oysaki gülmek, bedenin rahatlamasına, kalp atışlarının yavaşlamasına, yüksek tansiyonun düşmesine ve kasların gevşemesine imkan sağlar. Bu da yorgunluk seviyesini düşürerek günün daha enerjik geçmesini tetikler.

 

Psychology Today’da Ronald Riggio tarafından yayınlanan bir araştırmaya göre, gülümsemek çoğu anti depresan ilacın yaptığı gibi, serotonin seviyesini yükseltiyor. (Günden güne anti depresan ilaç kullanan sayısındaki artışı da düşününce, başkalarını gülümseterek toplumsal duyarlılığı yüksek bir davranışta bulunacağımızı rahatlıkla söyleyebiliriz.)

 

2011’de Aberdeen Üniversitesi’nde yapılan bir başka araştırmada, kadın ve erkek deney katılımcıları, tanımasalar bile kendilerine gülümseyen ve göz kontağı kuran kişileri daha çekici bulmuşlar. Kendi üzerinizde denemek isterseniz sokakta yürürken tanımadığınız insanlara gülümseyin, sizinle ilgileneceklerine emin olabilirsiniz.

 

Tüm bu bilimsel verilerin ışığında özetleyecek olursak, her gün tanıdığımız ve tanımadığımız pek çok kişiyi etkilemeye çalıştığımız ve şirket çalışanlarımızın da etkilemesini istediğimiz iş yerlerimizde gülümseme oranlarını artırmamız demek, bedensel ve ruhsal rahatlamayı, çalışan mutluluğunu ve verimliliğini de artırmak anlamına gelecek, kurumlarımız bizler gülümsediğimizde daha güzel yerler olacak.

 

selin-yetimoglu-kariyer 2016-02-03 18_28_59-Kariyer.net - Şubat 2016

 

Kaynaklar:

  • Karren KJ, et al. Mind/Body Health: The Effect of Attitudes, Emotions and Relationships. New York, N.Y.: Benjamin Cummings, 2010:461.
  • Facial attractiveness: evolutionary based research Phil TransR Soc B June 12, 2011 366: 1638-1659.
  • Happiness and Productivity Andrew J. Oswald, Eugenio Proto, and Daniel Sgroi, JOLE 3rd Version: 10 February 2014

 

Derginin online versiyonuna DijiMecmua‘dan ulaşabilirsiniz.

 

Nazik davetleri ve naçizane görüşlerime yer verdikleri için Kariyer.net dergi ekibine teşekkürler…

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s