İnsanlar neden çalışıyor?
Maslow’un hiyerarşi piramidinde (O piramidi de aslında Maslow yapmamış, konuyu dağıtmak gibi olmasın ama, aslında Maslow’un anlattıklarından yola çıkarak bir öğrencisi tahtaya piramit çizip katlara ayırmış ve içine hocasından öğrendiklerini yazmış. Olmuş mu bize “Maslow’un Piramidi”?) ilk katları gerçekleştirebilmek için bir miktar gelir elde etmek gerekiyor bunun için çalışıyoruz. Bazen toplumda statü edinmemizi sağladığı için de çalışabiliyoruz. Bazen ekonomik özgürlük elde etmek için, başkalarına bağımlı olmadan yaşayabilmek için…
Bugüne kadar yaptığım araştırmalar, çalışmalar, konuştuğum gözlemlediğim binlerce insan ve kendimden yola çıkarak iddia ediyorum: Eğlenmek için de çalışıyoruz. Evde oturup sıkılmamak için. Birlikte bir şeyler paylaşmayı sevdiğimiz kişilerle günü geçirmek, günün sonunda halimizden mutlu olabilmek için. Ancak elbette ki, “iş nasıl gidiyor?” diye sorduğumda pek çoğunuz “yoğun, stresli, sıkıcı, mobbing, nefret!” vs gibi cevaplar vereceksiniz. Hal böyle olunca iş dediğin “mecburiyetten” gidilen, “tahammül edilmesi gereken”, “ay sonunda banka hesabına bir miktar para yatmış olsun” diye devam edilen bir “yaşam biçimi” oluyor. Ya da “yaşamama biçimi”.
Beni tanıyanlar ya da yazılarımı düzenli okuyanlar bilir, kurumsalın içinden geçmişliğimle beraber kurumsalın dayatmalarını ve insan olmanın doğasına karşı nasıl da prim performans sistemiyle havuç gösterip kırbaçla “başarı”ya ulaşma gayreti içinde olunduğunu, buna karşın insanları mutlu ederek tüm bunlardan daha insancıl ve daha yüksek verimli “başarı”ya nasıl ulaşılabileceğine inandığımı ve yıllardır her fırsatta sayılarla verilerle örneklerle ve hayallerimle birlikte anlatmaya çalıştığımı, sonra FunOfis‘in tam da bu sebeple nasıl doğduğunu…
İş yerinde eğlence, BENCE, olmalı hatta “olmazsa olmazımız” olmalı, şirketler işe alım sürecinde çalışana teklif yaparken bile içerideki eğlence olanaklarını da özel sağlık sigortasından hemen sonra anlatıyor olmalı, her İK profesyonelinin ajandasında, her YK toplantısının gündeminde “bu dönem eğlenceye ayrılacak bütçe” olmalı. Ütopik mi? Hayır. Bunu yapan çok sayıda şirket var dünyada ve Türkiye’de, dev şirketler veya KOBİ’ler. Sürdürülebilir başarının formülü gelecek için (yine BENCE) bulundu, kullanmak ya da kullanmamak, işte bütün mesele bu.
İş yerinde eğlence konusunda ufak bir araştırma yapıyoruz. Siz de birkaç dakikanızı ayırarak, isminizi-mailinizi falan vermeden tabii ki, katılırsanız çok seviniriz. Sizler için küçük, ülkedeki durumu tespit etmek için büyük bir adım atmak için ankete buradan ulaşabilirsiniz. Şimdiden teşekkürler, büyüksünüz!