selinyetimoglu.com

PCC Profesyonel Kariyer Koçu & Kariyer Danışmanı, Ex-HR


2 Yorum

Kendinizle İlgili Hayallerinize Ulaşmanın Eğlenceli Yolları-2

Geçen hafta ilk yarısını Kendinizle İlgili Hayallerinize Ulaşmanın Eğlenceli Yolları-1 başlığıyla paylaştığım “Yeni Bir Yıl Yeni Bir Ben” minvalindeki yazının ikinci yarısına hoşgeldiniz.

Geçtiğimiz yazıda yeni yıl hayallerimizi ve hedeflerimizi keşfettik, parçalara böldük, kaç gün yapacağımızı belirledik. 3. adıma geçmeye artık hazırız.

  1. ADIM: PLAN YAPIN PLAN

Gelecekte belirli bir tarihte ulaşmak istediğim bir hedefim varsa o tarihten geriye doğru gelerek minik hedefciklerime termin vermeliyim. Şöyle örnekleyeyim: Sevgili eşim KFC ile birlikte 2018 Mayıs’ında Hindistan’a Okumaya devam et


3 Yorum

Kendinizle İlgili Hayallerinize Ulaşmanın Eğlenceli Yolları-1

Evet, geldik mi yine yılın o dönemine. Hani şu “Bu sene iyi geçmedi söylemem lazım… Kendime yeni bir ben lazım…” dönemi. Tanıdık geldi, değil mi? Biliyorum, hepimizde var ondan. Mantıklı olduğunu söyleyemem fakat evet seviyoruz bu dönemi. Her sene yeni yılı kutluyoruz. Ne için? Belki de hayallerimiz ve hedeflerimiz olduğu için… Yeni başlangıçları, kalbimiz kadar temiz sayfaları açmayı sevdiğimiz için… Eski hataları geride bırakıp en baştan başlayacağımıza inandığımız için…

Peki bu hayallerin, yeni başlangıçların kaç tanesini hayata geçirmek için gerçekten ama G-E-R-Ç-E-K-T-E-N çaba harcıyoruz? Okumaya devam et


Yorum bırakın

Kendi Belirlediği Hedeflere Ulaşamayanlardan Mısınız?

Evet siz! Evet ben! Sen! O! Hepimiz! 🙂 İnsanoğlunun 2017 yılındaki ortak problemleri listesinde ilk 5’i zorlar: Kendimiz için, kendi isteğimizle (hani başımıza silah falan dayatılmadan) sadece kendimizi etkileyecek şekilde belirlediğimiz hedeflerimize ulaşamıyoruz! Nereden mi biliyorum? Ben bir koçum, haftada ortalama 10 kişi bana, bazen kendisine itiraf etmekte bile zorlandığı şeyleri anlatıyor. Ve bu “şey”lerin çoğunluğu, “hayalindeki BEN”e ulaşamamakla ilgili.

Okumaya devam et


1 Yorum

Bir Hayaliniz Varsa Ona Sıkı Sıkıya Tutunmalısınız. Neden mi?

Geçen sene İngiltere’ye ilk kez gidişimizin ardından, “nasıl olur da bugüne kadar Harry Potter’ın hiçbir filmini izlememiş oluruz?” diye düşünmeye başlamıştık. Bir sonraki İngiltere planımıza İskoçya’yı da dahil edince kendimize bir hedef koyduk; İngiltere’ye gitmeden önce tüm seriyi izlemiş olmalıyız! Ve hedefi kısa zamanda büyük ölçüde tamamladık. 🙂 Kalan kısmını da İngiltere’ye gittiğimiz ilk günlerde otel odalarında ve otobüs garlarında izleyerek bitirdik. Böylece J.K Rowling’in kitabı yazdığı cafeleri veya filmlerin çekildiği yerleri dolaşırken hedefimize ulaşmış durumdaydık. Fakat başlıkta bahsettiğim, sıkı sıkıya tutunmamız gereken hayal bu değil elbette. J.K. Rowling’in hayallerinden bahsedeceğim şimdi biraz.

Belki daha önce hiç duymadınız ancak arkadaşlarının ona hitap ettiği isimle JO’nun hayatı hiç de kolay değilmiş bu kadar ünlü olmadan önce. Okumaya devam et


2 Yorum

Hayatınızda Değişim İstiyorsanız İlk Taşı Siz Atacaksınız!

Çevremde çok fazla kişiden değiştirmek istedikleri şeyleri duyuyorum. Hayatını, şehrini, işini, sevgilisini, sevgilisinin karakterini, yöneticisinin karakterini, gelir düzeyini, performans hedeflerini, yaşam tarzını, kilosunu vs… Herkes bir şeyleri değiştirmek istiyor, kendince olumlu yönde. Fakat bunu isteyenlerin çok az bir kısmının gerçekten bu değişimi yaratmak için somut bir şeyler yaptığını görüyorum. Koçluk almak isteyen kişiler bu değişim isteğiyle geliyorlar ve bir kısmı, ilk seansa başlarken koçunun elindeki sihirli değnekle tüm dünyayı toz pembe bir görünüme dönüştüreceğini sanıyor.

Okumaya devam et


Yorum bırakın

Plansız bir amaç, sadece dilektir!

Haydi biraz gelecek planlarımızdan ve kendimize belirlediğimiz hedeflerden konuşalım.

Hepimizin gitmek istediği yollar, varmak istediği noktalar vardır, öyle değil mi?

Hayır aslına bakarsanız; DEĞİL!

Okumaya devam et


2 Yorum

Başarının Önündeki En Büyük Engel Kendi “MINDFUCK”ların

Zihnin olduğu yerde zihinsel sapmalar vardır.

Kendi kendimize konuşuruz. Bir buluşmanın bizi sevindirdiğini fark ettiğimizde “o kadar çabuk sevinme, bir aksilik çıkabilir” diye düşünürüz. Bir konuşma yapmaya hazırlandığımızda “hepsi saçma sapan fikirler” diye düşünürüz. Bir tiyatro oyununa en öndeki koltuk grubundan yer bulamadığımızda üzülürüz.

Bazense daha ağır zihinsel sapmalar yaratırız: